Quantcast
Channel: Campaign Türkiye
Viewing all 14689 articles
Browse latest View live

Google yardıma ihtiyaç duyanların yanında

$
0
0
Google yardıma ihtiyaç duyanların yanında-campaigntr

Google, Beatles şarkısı ‘Help’i arama motorunun hizmetlerinden yararlanan milyonları kurtaracak tekliflerini sunmak için kullandı.

Kampanya MLB Açılış Günü’nde ilk defa yayınlanıyor ve NCAA Sweet 16 maçları süresince de yayında kalacak .’Here to Help’ isimli 1 dakikalık reklam filmi; kullanıcıların bir şeyleri daha iyi gerçekleştirmesine yardımcı olan Google ürünlerinin (eve daha hızlı varmak için trafiği önlemeye çalışma, e-mail’i ‘gönder’ komutunu geri alma…) olduğu yerde gerçek, ilişkilendirilebilir yaşam anlarını göstermek için kullanıcın da katkısı bulunan bir içerik.

Ek olarak gelen TV ve internette yayınlanacak olan 15 saniyelik reklamlar insanların Google’ın çeşitli yardımlarına ihtiyaç duyduğu anlara odaklanıyor. Bir tanesinde iki erkek çocuk, boya kaplı bir banyodalar. Google Home ‘yakınımdaki oyun alanları’nı bulurken baba, bunun kimin fikri olduğunu soruyor.





Künye

Reklamveren: Google

Ajans: Google Brand Studio

The post Google yardıma ihtiyaç duyanların yanında appeared first on Campaign Türkiye.


Bana Hikayeni Anlat’ın konuğu: Alemşah Öztürk

$
0
0
Bana Hikayeni Anlat’ın konuğu: Alemşah Öztürk-campaigntr

Bana Hikayeni Anlat’ın 30 Mart Cumartesi günkü konuğu Alemşah Öztürk4129Grey‘in hikayesini, alınan stratejik kararları ve tecrübelerini aktarıyor.

Pazarlama ve medya dünyasında fark yaratanların başarı hikayelerinin anlatıldığı programın bu haftaki konuğu; 4129Grey Ajans Başkanı Alemşah Öztürk. Öztürk, yoğun rekabet içinde strateji oluşturma ve karar verme aşamasında yaşadığı tecrübelerini Bülent Yar’a anlatıyor.

Bülent Yar’ın hazırlayıp sunduğu Bana Hikayeni Anlat, 30 Mart Cumartesi saat 16:30’da Bloomberg HT’de.

The post Bana Hikayeni Anlat’ın konuğu: Alemşah Öztürk appeared first on Campaign Türkiye.

Emirates Afrikalılar’ı dünyaya bağlıyor

$
0
0
Emirates Afrikalılar'ı dünyaya bağlıyor-campaigntr

Emirates genç Afrikalılar’ın başarılarını ve yeteneklerini kutlamak için tüm Afrikalılar’ı birleştirmeyi amaçlayan bir reklam kampanyası yarattı.

Kampanya Afrika’yı ele geçiren kültürel rönesansı kutluyor ve müzik, moda, edebiyat ve sanatta global anlamda iz bırakan Afrikalı jenerasyonu takdir ediyor.

BBC tarafından yaratılan kısa filmler, benzersiz Afrikalı bireylerin hikayelerini anlatıyor. ‘Yeni Afrika’ mesajını dünyaya yaymaya çabalıyor. Kampanyada müzisyen Kenyan ve yapımcı ‘Blinky’ Bill Sellanga, Shanelle Nyasiase 21 yaşındaki Güney Sudanlı model ve OkayAfrica yayıncısı Abiola Oke rol alıyor.

Shanelle Nyasiase, dünyayı gezmenin onun için çok önemli olduğunu ve bunun ona göre özgürlüğü ifade ettiğini söylüyor. Gençken hostes olmayı hayal ettiğini, her gün farklı şehirlerde olduğunu gözünde canlandırdığını da ekliyor. Daha sonra ise kariyer yolculuğunu anlatmaya başlıyor. Bir model olarak dünyanın her yerine seyahat edip yeni insanlarla tanışmaktan mutlu olduğunu, ancak dinlenmeye ihtiyacı olduğunda Afrika’ya geri döndüğünü ifade ediyor. Reklam, “Dünyayı kendi eviniz haline getirin. Emirates ile dünyadaki 150 lokasyonu keşfedin.” sözleriyle son buluyor.


Künye

Reklamveren: Emirates
Ajans: BBC

The post Emirates Afrikalılar’ı dünyaya bağlıyor appeared first on Campaign Türkiye.

Intermarché yiyecek kalitesine vurgu yapıyor

$
0
0
Intermarché yiyecek kalitesine vurgu yapıyor-campaigntr

Intermarché ölümle sonlanmayan büyük bir aşkı konu ediniyor.

1969’da kurulmuş olan Fransız süpermarket zinciri Intermarché, Romance reklam ajansı ile birlikte hazırladığı reklamda bir adam karısının ölümünden sonra onun salçalı makarna tarifini kullanarak bunu layığıyla pişirmeye çalışıyor. Önce gerekli malzemeler için Intermarché’e gidiyor ve özenle seçiyor. Pişirdiği makarnanın tadına baktığında karşısında karısını hayal ediyor ve duygulanıyor. Reklam, ‘Hepimizin daha iyi yemek yemek için bir sebebi vardır.’ mesajı ile sona eriyor.

Künye

Reklamveren: Intermarché
Reklam Ajansı: Romance
Yönetmen: Katia Lewkowicz

The post Intermarché yiyecek kalitesine vurgu yapıyor appeared first on Campaign Türkiye.

Ali Kırbaş: “Bizim filmimiz değil Türkiye’nin filmi”

$
0
0
“Bizim filmimiz değil Türkiye’nin filmi”-campaigntr

Ziraat’in 155. yıl filminin detaylarını Ziraat Bankası Bankacılık Operasyonları ve İletişim Genel Müdür Yardımcısı Ali Kırbaş, Happy People Project Kurucu Ortak ve Ajans Başkanları Yaşar Akbaş ve Orçun Onural’dan dinledik.

“Bizim filmimiz değil Türkiye’nin filmi”-campaigntr

20 Kasım’ın Ziraat Bankası’nın 155. yılı olması nedeniyle hazırlanan kutlama filminin arkasındaki stratejiyi, fikrin çıkış noktasını ve hem halktan, hem de bakanlıklar tarafından aldıkları geri dönüşleri Ziraat Bankası Bankacılık Operasyonları ve İletişim Genel Müdür Yardımcısı Ali Kırbaş, Happy People Project Kurucu Ortak ve Ajans Başkanları Yaşar Akbaş ve Orçun Onural anlattı.

Campaign Türkiye Ziraat Bankası’nın 155. yılını Yeşilçam karakterlerine de yer vererek kutladığınız reklam filmi oldukça ses getirdi. Bu reklam filmiyle neyi hedeflediniz?

Ali Kırbaş Öncelikle yıldönümü filmimizin İmaj filminden daha fazlasını sunmasını ve zihinlerde hoş bir tat bırkamasını istedik. “20 Kasım Ziraat Bankası’nın yıl dönümüdür, iletişim geleneğidir film yapalım, beklentiyi karşılamanın üzerinde bir film olmasını arzuladık. Geri döndüğümüzde de Ziraat Bankası’nın imaj filmlerini herkes hatırlayabilir. Biz tabii ki hepsini ayrı ayrı hatırlıyoruz ama halkımız da hatırlayacaktır; çok iz bırakan filmler yaptık yıl dönümü filmleri olarak.

Bu yılki filmin farkı şöyle; aslında biz böyle bir moral filminden ziyade yaptıklarımızı ve teknolojik olarak Ziraat’in geldiği noktayı anlatmak üzere yola çıktık. Bizim brief’imiz de öyleydi, üzerinde konuştuğumuz senaryolar da öyleydi ama ağustos ayında filmin senaryosu ve storyboard’u sunulduktan sonra hem ülkenin içinde bulunduğu durumun geçici olduğunu  anlatan, hem de moral veren bir film yapalım noktasında ajansla düşünsel bir zeminde buluştuk. Biz banka olarak 155 yaşındayız Osmanlı’dan Cumhuriyete ve bugüne ulaşan bir tarihi şahitliğimiz söz konusu. Buna benzer durumlar ülkemizin başına zaman zaman geldi ama atlattık yine atlatacağız, aslında bunu gösterelim istedik. Bu içerikte duygu ve düşüncelerin halkımıza aktarılmasının o günün şartlarında daha önemli olduğunu gördük. Tabii burada söylediğiniz cümlelerin altını doldurabilmek, ülkemize ve insanımıza moral verebilmek önemli; bu düşünce ve duyguların olduğu bir filmin de Ziraat’e yakışacağını düşündük. 

Tam 7 yıl öncesine gidiyorum; o zaman marka vaadini çalışırken ‘bir bankadan daha fazlası’ demiştik. Bu vaadi kullanabilmek için gerçekten de bir bankadan daha fazlası olmak gerekiyor. Bugün itibarıyla baktığımızda özellikle son dönemde Ziraat bir bankadan daha fazlası nasıl davranırsa öyle davrandığını her kesime çok net gösterdiği noktasında tartışmaya mahal yok. Bireysel müşterilere, tüketici ve konut kredisinde sunduğu avantajlı imkanlar, kredi kartı borcu olanlara  sunduğu imkanlar, KOBİ’lere, seracılara verdiği destek, sektördeki hemen hemen tüm rasyolarda en iyi durumda olması, hepsi bunun bir örneği… Kendi mottosunu ve vaadini ‘bir bankadan daha fazlası’ diye belirlemiş olan Ziraat’e yakışan bir film oldu. Ülkeye moral noktasında da katkı sağlamak gerekiyordu, biz de bu filmle onu yaptık.

Tabii ki farklı noktalarda tüm kurumlarımız çalışıyor moral verenler var, ama biz yaptığımız finansal hamlelerin dışında iletişimimizle de böyle bir filmle televizyonda olalım istedik.

Campaign Türkiye Happy People Project’in yedinci yılı. Birçok film yaptınız, bu dönemin önceki filmlerden ya da kampanyalardan farkı neydi? Ne hissettiniz de ortaya bu iş çıktı?

Orçun Onural Kişisel olarak söyleyeceğim şu: 7 yıldır bankayla çalışıyoruz, çok güzel, çok önemli işler yaptık. Ama bu iş benim mesleki kariyerimde de çok özel bir iş. Yaptığımız işin doğasında farklılık var. Yeşilçam’da hepimizin hayatında var olan insanlar vardı, onu buraya taşıdığımızda bu kadar büyük bir reaksiyonla insanların tepki vereceğini düşünmemiştim. Böyle bir tepki mutlaka olacaktı ama bu boyutta beklemiyordum; meslek hayatımda en çok telefon aldığım en çok insanın arayıp sorduğu, ‘nasıl yaptınız’ dediği ve gururlandığı bir iş oldu. Türkiye’nin çeşitli illerinden, ilçelerinden ve köylerinden ajansı aradılar. Ali Bey’in dediği gibi bir bankadan daha fazlası olduğumuzu her platformda göstermeye başladığımız için 155. yıl filminde de Türk insanına umut veren farklı bir iş yapalım istedik ve bu fikri banka da destekledi. Her seferinde keyifle, gururla izliyorum.

Campaign Türkiye İkonik kampanyalar var ve artık eskisi kadar yapılmıyor. Bu durumu siz içselleştirdiniz ki Türk toplumunu birleştirici unsurlardan bir tanesinin de yakalandığı yaratıcı bir film ortaya çıktı. O süreçte kendi içinizde neler konuştunuz?

Yaşar Akbaş Bir kere elindeki markanın ne söylediği ve altını nasıl doldurduğu çok önemli. Her şey oradan çıkıyor. Herkesin hatırladığı ‘ikonik’ dediğimiz işleri yapma şansım oldu. Bu işle de esasen bizi en büyük motive eden şey; ortadaki durum, enerji veya duyguyu saptadığınız zaman bunu karşılayabilecek en doğru cevabı nasıl verirsin diye düşünmek. Biz banka ile ilgili konuşuyoruz, her yıl bir şeyler anlatıyoruz ama bütün bankalar bunu yapıyor. Esasında başka zamanlarda da yine farklı konuşan yıl dönümü işleri yaptığımı hatırlıyorum. 

Yıl dönümü filmlerine biraz uzağım, çünkü hepsi birbirinin tekrarı gibi oluyor. Bizim bu sefer yaptığımız iş, biraz dönemsel bir durumdan yola çıkıyor. Biz bu işi yılın sonuna doğru çıkardık. Yurt dışında da yılın bitimine yakın çok büyük filmler yapılır ve o filmleri herkes bekler. Bu sene biraz öyle oldu, belki seneye de ‘acaba Ziraat Bankası ne yapacak’ diye düşünecekler.

Ajans olarak tabii ki çok sevindiğimiz, bir başarı olarak gördüğümüz şey şu; son üç yıldır Ziraat Bankası ‘love mark’. Eminim seneye de öyle olacak. 

Ali Kırbaş Hem bankada, yönetimsel değişiklik, arkasından gelen ajans değişikliği ve yönetimsel değişikliğin neticesinde bankadaki iş tutuş tarzı ile ilgili dönüşüm çalışmaları, bunların hepsi aynı zamana denk geldi. Biz o değişim dönüşümü ajansla birlikte yaşadık; iletişim, marka ve algıyı beraber kurguladık ve oradan buraya da beraber geldik. Yaşar Bey’in de dediği gibi ‘love mark’ oldu, sosyal medyanın en etkin markası, Türkiye’nin en değerli banka markası… Bunlar hep kademe kademe hem içerideki çok değerli arkadaşlarımla, hem de ajansımızla kurguladığımız, sonuca ulaştığımız ve bugün de neticelerine sevindiğimiz ve hep beraber gurur duyduğumuz sonuçlara dönüştü.  

Yaşar Akbaş Böyle olunca bahsettiğimiz durumda ne konuşacaksın dediğinde çok net bir şey var ortada, diyorum ki: ‘Ben 155 yaşındayım ve her şeyi gördüm; yokluk da gördüm, Cumhuriyet’in kuruluşunu da gördüm, İkinci Dünya Savaşı’nı da gördüm, boykotları da gördüm…’ Yani ekonomik veya sosyolojik olarak her şeyi gören bir banka var. Bizim anlatacağımız şey de bu dedik. Dönemsel olarak her ekonominin, her ülkenin inişleri çıkışları olur; bu da böyle bir dönem. O ruh halinden yola çıkarsak da bizim yapacağımız şey, standart olarak ne olduğumuzu anlatmak değil; o zaten her yerde yeteri kadar yapılıyor. Ama bizim duygu olarak insanlara değecek, plastik gelmeyecek ve mümkünse yaşadığı bir şeyi anlatabileceğimiz bir fikir olması gerekiyor diye düşündük. Yeşilçam, Türk halkının hayatında çok yeri olan bir yapı ve bizim bu anlatmak istediğimiz ‘iyi şeyler, kötü şeyler’ noktasında da birtakım analojileri çok rahatlıkla yapabileceğimiz bir yer. Güdük Necmi, Yaşar Usta, Hulusi Baba gibi karakterlerin DNA’larında ne olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Dolayısıyla onları günümüze getirseydik, o karakterlerin bahsettiğimiz özellikleri bu duruma tepki verseydi ne olurdu sorusunu fikir olarak aldık. Bizim filmlerimizin şöyle bir özelliği vardır; mutlu sonla biter. Şu an içinde bulunduğumuz durumun da böyle sonuçlanacağına inandığımız için bunu anlatmaya karar verdik.

Campaign Türkiye Tek alternatif mi vardı?

Yaşar Akbaş Evet, benim kafamda tek alternatif vardı. Biraz cesur olmak gerekiyor bu tarz şeyleri yapmak için. Zahmetli işler bunlar ve Türk milleti sevmez pek zahmeti, ama Ali Bey bizi çok destekledi.

Campaign Türkiye Ali Bey ilk fikir toplantısı yapıldı, Happy People Project ekibi geldi, fikir hayata geçirilmeden önce siz ne hissettiniz sunumda?

Ali Kırbaş Ben iyi bir brief verdiğimizi düşünüyorum, ne istediğimizi çok net anlatabildik. Bu senaryo bir temel cümleye dayanıyor: “Biz bu filmi çok gördük.” Bu cümleyi gördükten sonra bunun üzerinden çok rahatlıkla durumu anlatabiliriz, halkımıza da vermek istediğimiz mesaj geçer diye düşündüm.

Campaign Türkiye Siz de bu kurguyu “Biz bu filmi çok gördük” girişi üzerine mi kurgulamıştınız?

Yaşar Akbaş Biz bu fikri hayata geçirelim dedik ama bunu yazmamız bayağı zorunlu süreçlerden sonra oldu. Çünkü ‘biz bu filmi çok gördük’ diye başlıyor, ‘bizi izlemeye devam edin’ diye bitiyor. Çok kısa bir süre içerisinde birtakım şeyleri doğru oranlarda ve doğru duygularda vermek kolay bir şey değil. Biz başlangıcı da finali de çok yazdık. İyi fikirlerin çok iyi yazılması, uzun süre alıyor. Bu girişin günlük hayatla bağlantısı, Yeşilçam ile bağlantısı doğru bir akış oluşturuldu ve metin de başarılı oldu.

Campaign Türkiye İş sonuçları odaklı bir firma ve kampanya olmadığını farkındayız. Siz bu film yayına girdiği zaman ne bekliyordunuz, ne gerçekleşti?

Ali Kırbaş Bir tane çok temel beklentimiz vardı: Moral vermek ve bu film Ziraat’e yakıştı denmesini bekliyorduk. Orçun Bey’in de dediği gibi telefonlar kitlendi; ‘size çok yakıştı, çok güzel oldu, defalarca izledim, gözlerim doldu, maziyi hatırlattı, geleceğe yönelik moral verdi’ yorumlarını aldık. Yıl dönümü filminin de ötesine geçti. Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu moralin de aslında kendi içimizde olduğu, kendi öz değerlerimizde olduğu, geriye dönüp baktığımızda geçmişte başardıklarımızla bunları da rahatlıkla atlatabileceğimizin garantisi olduğunu gösteren bir banka olduk. Film yayınlandıktan sonra gördük ki arzu ettiğimiz her şey gerçekleşti.

Marka, söylemin de önüne geçsin veya daha çok anılsın gibi bir beklentimiz yoktu. Belki ‘Ziraat kaç yaşındaydı?’ diye sorsak bilemeyebilirler, ama ‘bize moral verdi ve bazı duyguları hatırlattı’ denmesi, amaçladığımızın tamamen hayata geçtiğini gösterdi.

Campaign Türkiye Bu film sadece kamuoyu nezdinde değil, bakanlıklar nezdinde de çok ciddi takip edildi ve sizi destekleyen girişimlerde bulunuldu. Bu film bakanlıklar tarafından nasıl karşılandı?

Ali Kırbaş Öncelikle çok beğenildiğini gelen tepkilerden söylemem gerekir. Sayın Bakanımız teveccüh göstererek reklam filmini resmi Twitter hesabından paylaştı. 

Çok sayıda vekilimizde değişik partilerden beğenilerini değişik vesilelerle bildirdiler.

Campaign Türkiye Bu reklam filmi ile bir anlamda sorumluluk üstlendiniz. Böyle bir filmin yapılması, ajans nezdinde de oldukça ses getirmesi ve çok iyi yansımaların olması beklenti doğurabilir. Bundan sonra ne olacak?

Orçun Onural Bu kampanyanın sonuçları anlamında banka ve ajans tarafı var, bir de halk tarafı var. Banka ve ajans tarafına baktığın zaman toplumda iz bırakacak ve on sene sonra ‘Hulusi Baba’lı filmi hatırlıyor musun?’ diye sorulduğunda, ‘hatırlamaz mıyım’ denilecek bir kampanya yaptık. Yıllar geçse de bu kadar hızlı tüketilen bir ortamda unutulmayacak bir iş yapıldı. Bu, bankayla ajans arasındaki yedi yıllık ilişkinin ne kadar doğru olduğunu ve birbirlerini ne kadar iyi anladıklarını gösteriyor.

Herkes bir araya geldi ve herkes sevdi. Happy People Project olarak biz tüm müşterileri için iyi işler çıkaran bir ajansız, bu tabii ki bize daha fazla sorumluluk yükledi ve beklentiler karşısında daha iyi işler yapabilme morali verdi. Bankanın son dört yıldır ‘love mark’ ve Türkiye’nin en değerli bankası olması imajının bambaşka noktalara gelmesinde bizim de katkımız olduğu için gurur duyuyoruz. Bizi en mutlu eden tarafı da bu.

Hababam Sınıfı müziği bugün herkesin sevdiği bir müzik ve bunu yedi yaşındaki bir çocuk da dahil herkes söyleyebilir. Bu müzik, bu film ile birlikte başka bir yere geldi. Bu başarıların tümü de daha iyisini yapmamız için bizi kamçılıyor. ‘Bizi izlemeye devam edin’ derken de aslında bunu kastediyoruz.

Yaşar Akbaş Bizim tarafımızdan bakarsan birincisi Ziraat ve Happy People Project, 6-7 yıllık bir ilişki ve bunun hem ajans hem marka için çok değer yaratan bir şey olduğunu düşünüyorum. Onun bütün özelliklerini içselleştirmek ve her zaman üzerine tuğla koyarak ilerlemek iki taraf için de çok önemli. Bu sorumluluk ve daha iyisini yapma hırsı meselesine gelirsek; bu zaten bizim işimizin özünde var. Bir şeyi bir kere yaparsın ama onu tekrarlarsan değerli olur. Hiçbir marka tek bir muhteşem işle bir noktaya varmaz; onun da bunu devam ettirmesi gerekir. Bankanın üzerinde, yaptığı iş, büyüklüğü ve konumu anlamında çok büyük bir sorumluluk var.

Marka iletişimi, o markanın yaptıklarını ve nerede olduğunu veya olacağını anlatan şeylerdir. Yani nasıl bir markaysan öyle konuşmak zorundasın, biz de bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bu iş de onu taçlandırdı, belli bir kesime ait değil herkese ait bir kampanya oldu. Bundan sonra bir sonraki büyük fikrimiz ne olacak diye daha da motive bir şekilde çalışıyor olacağız.

Ali Kırbaş Geriye döndüğümüzde reklam anlamında çok güzel işler yaptık: Türkiye Kupası, Futbol Makinesi, 152. yıl ‘Neden?’ Dev projeler  filmi,… Böyle işler yapınca diyorsun ki ‘acaba bunun ötesine nasıl geçeceğiz?’ Geldiğimiz noktada görüyoruz ki bunların daha iyisini yapabiliyoruz. Bundan sonra da daha iyi filmler çıkması için ajansla birlikte kafa kafaya verip daha çok çalışacağız. Futbol ile ilgili çalışmalarımız var, ‘Futbol Makinesi’nin ötesine geçeceğimizi umuyorum. Öncelikle çatısı altında çalıştığımız markanın gücü, nerede ne zaman ve hangi tonda konuşacağımızı iyi bilmemiz, zorluklarla başa çıkmamızda işimizi daha kolaylaştırıyor. 

Campaign Türkiye Banka çalışanları, şubeleriniz bunu sahiplendi mi? Size yansımaları nasıl oldu?

Ali Kırbaş Şimdi meşhur bir deyim var: Kuzguna yavrusu anka gözükür. Yaptığımız işlere çalışanlarımızın bakışı daha farklı oluyor mutlaka. Bu reklamı sonuçta banka yaptı, onlar da bankanın bir parçası. Hepsi ayrı ayrı çok büyük sevinç ve gurur duyuyorlar. Büyük çoğunluğu da telefon, mesaj ve e-mail ile bizlere ulaştı. Hepsinin aileleriyle birlikte çok beğendiğini ve gururlandığını söyleyebilirim.

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 86. sayısında yayımlandı.

 

The post Ali Kırbaş: “Bizim filmimiz değil Türkiye’nin filmi” appeared first on Campaign Türkiye.

Little Caesars annelerin yardımına koşuyor

$
0
0
Little Caesars annelerin yardımına koşuyor-campaigntr

Little Caesars, Anneler Günü’nü beklemedi ve her çarşambayı Anneler Günü ilan etti. Evde her işe yetişen anneler yorulmasın diye Little Caesars, çarşamba günleri küçük boy pizza alan annelere, orta boy pizza hediye ediyor.

Markanın reklam ajansı Karbonat’ın hazırladığı reklam filminde, Sezar’ın çarşamba günü anneler için hazırladığı bu özel promosyon anlatılıyor. Animasyon Cumhuriyeti tarafından yaklaşık 2 haftalık bir süreçte tamamlanan Little Caesars reklam filmi, tüm dijital kanallarda yayına girdi.

Little Caesars Pizza 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Instagram’daki tüm kadın takipçilerini “yakın arkadaş” (close friends) listesine ekleyip, kadınlar gününü özel bir mesajla kutladı.

The post Little Caesars annelerin yardımına koşuyor appeared first on Campaign Türkiye.

T-Mobile MBL’i ve T-Mobile Park’ı kutluyor

$
0
0

T-Mobile beyzbol ligi ve T-Mobile Park’ın açılışını kutlama niyetiyle reklam filmi yayınladı. Reklam filminin ilişkili olduğu T-Mobile sizi kapsar isimli kampanya aslında Eylül 2018’de başlamıştı. Kampanya markaya yeni bir ton ve yaklaşım getirmişti.

T-Mobile Hollywood yapımcısı Andrew Panay, yazar Brian Klugman ve yaratıcı ekip Panay Film ile birlikte çalışıyor.  Ekip 2018 yılında T-Ball ve Super Dad çalışmalarını yapmıştı.

Film, stadyumun çimleri sulanırken, koltukları ve çehresi temizlenirken başlıyor.  Ve film boyunca dış ses vurgulanmak isteneni aktarıyor. “T-Mobile Park’ta açılış günü yaklaştığında, her şeyin beyzbol için hazır olduğundan emin olmak için sayısız çağrı yapıldı.” diyerek söze giriyor… Filmde tüm hazırlıklar kısa görüntüler halinde paylaşılıyor.

 

 

Künye:

Reklamveren: T-Mobile

Ajans: Panay Films

The post T-Mobile MBL’i ve T-Mobile Park’ı kutluyor appeared first on Campaign Türkiye.

Millenicom yeni ajansını seçti

$
0
0
Millenicom yeni ajansını seçti-campaigntr

Telekomünikasyon sektörünün değerli internet servis sağlayıcılarından biri olan Millenicom, marka iletişiminde birlikte yol alacağı ajansı seçti.

Markanın önümüzdeki dönem dijital ve konvansiyonel tüm yaratıcı üretimleri Serdesin‘e emanet olacak. 2015’ten beri faaliyet gösteren ve Cinemaximum, Ray Sigorta, Maltana, Cafe Crown, Pizza Pizza&Coca-Cola, Migros, Money Club, Pınar, tozlu.com gibi markalar için ürettiği işlerle bilinen esnaf reklam ajansı Serdesin, markalarına bir yenisini daha eklemiş oldu.

 

 

The post Millenicom yeni ajansını seçti appeared first on Campaign Türkiye.


Gratis renkli Beaulis’i tanıtıyor

$
0
0
Gratis renkli Beaulis'i tanıtıyor -campaigntr

Kişisel bakım marketi Gratis, renkli ve dinamik içeriği ile dikkat çeken kendi makyaj markası Beaulis için lansman kampanyası yayınladı.

Kozmetik ürünlerini uygun fiyatlar ile tüketicisiyle buluşturmayı amaçlayan markanın renk kullanımı ve hareketliliği ile öne çıkan lansman filminin çekimleri 60 kişilik bir ekibin katkısı ile oluşturuluyor. Oyuncuların yüksek enerjileriyle beslenen film için Leyla Akat’ın 70’li yılların pop müziğinin hit’i “Biz Böyleyiz”  FFW tarafından yeniden yorumlanıyor.

Kreatif süreci Concept tarafından yürütülen filmin yönetmenliğini Sedat Dündar ve Umut
Dizdar üstlendi.

KÜNYE

Reklamveren: Gratis

Reklamveren Yetkilileri: Gülçin Uysal, Nurcan Bağış

Reklam Ajansı: Concept

Yönetici Kreatif Direktör: Kerem Özkut

Kreatif Direktör: Sedat Dündar, Umut Dizdar

Yaratıcı Ekip: Serkan Emin Gültekin, Ersel Hıra, Gizem Serçe, Furkan Yaman, Kübra
Demirkaya, Mert Güler, Kemal Aydın, Mümin Günal, Iris

Müşteri İlişkileri Direktörü: Barış Alemdar

Müşteri İlişkileri: Özlem Najdi, Kübra Kaya, Büşra Gülal, Melek Gökhan

Strateji Ekibi: Tuğay Güven, İpek Kardeşler

Ajans Prodüktörleri: Mert Turan, Hilal Kınalıada, Canan Polat

Medya Ajansı: Mindshare

Müzik: FFW

Yönetmenler: Umut Dizdar, Sedat Dündar

Gratis soruyor: Kadınlar olmasaydı?

The post Gratis renkli Beaulis’i tanıtıyor appeared first on Campaign Türkiye.

Bank of Melbourne hayalleri gerçekleştiriyor

$
0
0
Bank of Melbourne hayalleri gerçekleştiriyor-campaigntr

Bank of Melbourne, Saatchi & Saatchi Melbourne imzalı reklamında bir penguenin hayallerine yolculuk yapıyor.

Reklamda başrol oyayan penguen, önce kendini şehrin içinde hayal ediyor. Bu hayal, sokakta dolanırken ‘havuz temizleyicisi aranıyor’ iş ilanını görmesiyle devam ediyor. Havuz kenarını temizleme dahil başarıya dair birçok hayal kuruyor. Marka, bu reklam ile müşterilerine sunduğu desteği vurgulamak istiyor.

Bank of Melbourne Marka & Pazarlama Başkanı Ash Gray kampanya ile ilgili şunları söylüyor: “Bank of Melbourne’un tazelenen marka söylemi, farklı ihtiyaçlara özel üretilmiş ürünlerimiz ve olağanüstü hizmetimizle müşterilerimizin ilerlemek için bir yol bulmalarına yardım etme vaadimizin altını çiziyor. Marka platformumuz basit bir gerçeğe dayanıyor: İnsanlar bankaya oldukları yerde saymak için gitmezler. İnsanlar, büyük ya da küçük bir şekilde ilerleme kaydetmek ister. Bu ihtiyaç ile (hikâyemizi beklenmedik bir St. Kilda sakini üzerinden anlatarak) müşterilerimizin ilerici tutumunu bir araya getirmek, yalnızca Bank of Melbourne’un yapabileceği türde bir işti.”

Künye

Reklamveren: Bank of Melbourne

Reklam Ajansı: Saatchi & Saatchi Melbourne

Yapımevi: Goodoil

Yönetmen: Adam Gunser

The post Bank of Melbourne hayalleri gerçekleştiriyor appeared first on Campaign Türkiye.

Burger King’ten bitki bazlı whopper

$
0
0
Burger King'ten bitki bazlı whopper-campaigntr

Burger King, 1 Nisan Şaka Günü’ne ithafen şaka gibi ama şaka olmayan reklam kampanyasıyla ‘Impossible Whopper’ı tanıtıyor.

Burger King bitki bazlı ‘Impossible Whopper’ hamburgerini tanıtan kampanyasında üründe dana eti bulunmadığını ve orijinal Whopper kadar lezzetli olduğunu söylüyor. DAVID imzalı reklam filminde marka, Whopper hayranlarının onu ne kadar iyi tanıdıklarını değerlendirmek için bir deney yapıyor. Reklamdaki kişi ve tepkilerin tamamen gerçek olduğu reklam filminde müşteriler, Impossible Whopper’ın Whopper’dan farkını anlamayınca şaşkına dönüyor. Impossible Whopper, St.Louis ve çevresindeki 59 Burger King restoranında sınırlı bir süre için servis edilecek.

Künye

Reklamveren: Burger King

Reklam ajansı: DAVID Miami

Medya ajansı: Horizon Media

Burger King rakiplerini yakıyor.

 

The post Burger King’ten bitki bazlı whopper appeared first on Campaign Türkiye.

West Midland Trains yeniden markalaşıyor

$
0
0
West Midland Trains yeniden markalaşıyor - campaigntr

West Midland Trains, LNR ve WMR hizmetlerine yaptığı 1 milyar sterlin yatırımın ardından tren hatları için yeniden markalaşma kampanyası başlattı.

 

Impero tarafından oluşturulan çok kanallı markalaşma kampanyası, West Midland Trains’i rakip servislere karşı konumlandırabilmek için ülkenin kalbini ve zihnini yakalamayı amaçlıyor. Müşteri hizmetlerini iyileştirmeyi ve satış yapmayı hedefleyen “Yatırım Programı” bir dizi poster ve istasyon içi aktivasyon içeriyor.

West Midland Trains, içeriğinin ağırlıklı olarak fiyatlara yönlendirilen bir önceki kampanyanın unutturmak istiyor. Bu bağlamda yeni kampanya, erken kalkış saatleri ve ilave koltuklu yenilenmiş trenler gibi gelişmiş hatlar üzerinden sağlayacağı hizmetlerine odaklanıyor.

Impero kampanyanın bir parçası olarak, LNR ve WMR’ye iki ayrı çalışma hazırladı. Impero, Londra Kuzeybatı Demiryolu (LNR) için “Straight-up, Says-it-like-it-is Challenger” kampanyasını yaratırken, West Midland Demiryolu (WMR) için marka çizgisini topluma yararlı bir marka olarak konumlandırmak amacı ile “Earnest, Honest“ kampanyasını üretti.

 

KÜNYE 

Reklamveren: Penny Allen, Head of Sales & Marketing at West Midlands Trains

Marka: London Northwestern Railway & West Midlands Railway

Reklam Ajansı: Impero

The post West Midland Trains yeniden markalaşıyor appeared first on Campaign Türkiye.

Spotify Hindistan pazarındaki ilk reklamını yapıyor

$
0
0
Spotify Hindistan pazarındaki ilk reklamını yapıyor - campaigntr

Spotify, Hindistan pazarına 26 Şubat tarihinde giriş yapmıştı. Marka bu sefer açıkhava reklamları ile Hindistanlı müzik tutkunlarının karşısına çıkıyor.

1,3 milyar nüfusa sahip olan Hindistan’a 26 Şubat tarihinde giriş yapan Spotify, lansman filmi ile Hindistanlı müzik tutkunlarının karşısına çıkmıştı.

Spotify, Hindistan pazarına giriş yaptıktan sonra Leo Burnett Hindistan ile olan iş birliğine devam ediyor. “There’s A Playlist For That” sloganını taşıyan kampanya; kullanıcılar için yerelleştirilen ve kişiselleştirilen, bağlamsal bir açıkhava reklamcılığı örneği olarak karşımıza çıkıyor.

Şehirler, mahalleler ve önemli trafik noktalarını temel alan kampanya, karşı karşıya kalınabilecek yaşam ve sosyokültürel durumları betimleyen nüansları ile de dikkat çekiyor.

 

KÜNYE

Reklamveren: Spotify

Reklam Ajansı: Leo Burnett Hindistan

Prodüksiyon Şirketi: Adventure

The post Spotify Hindistan pazarındaki ilk reklamını yapıyor appeared first on Campaign Türkiye.

Ufak şeylerle de mutlu olabiliriz

$
0
0

Mike’s Hard Lemonade televizyon ve dijital reklam filmlerinde kapağın altındaki eğlenceyi kutluyor. Filmde “Mike” sıradan bir günü sıradışı hale getiriyor, gün inanılmaz eğlenceli hale geliyor.

Sıkıcı bir düğün daveti Mike’lar açılınca eğlenceli bir akşama dönüşüyor. Normal bir iş günü Mike ikram edilmesiyle parti haline geliyor. Doğum günü kutlamaları şehri sarıyor…

Reklam filminin yayınlanmasıyla birlikte yaz kampanyası da başlamış oluyor. Kampanya “ The Brighter Times” adını almış. Kampanya andan mutlu olmayı öğütlüyor. Ufak şeylerle günün güzelleşebileceğini vurguluyor.

Mark’s Hard Lemonade hakkında:

Mike’s Hard Limonata Co., Chicago, İl merkezli ve 1999 yılında Mark Anthony Group tarafından kurulan bir alcopop aromalı malt içeceği tedarikçisidir. Kanada bölümü, 2015 yılı itibariyle Labatt Breweries’e aittir.

 

Künye:

Reklamveren: Mike’s Hard Lemonade

Ajans: Havas Chicago

The post Ufak şeylerle de mutlu olabiliriz appeared first on Campaign Türkiye.

BNK Grup’ta üst düzey atama

$
0
0

BNK Grup sektörün deneyimli ismi Serra Yılmaz’ı şirketin Genel Müdürü olarak atadı.

Serra Yılmaz, BNK Grup’taki yeni görevine başlamadan önce, Warner Bros., Fox ve Universal medya kuruluşlarıyla birlikte farklı eğlence markalarının Türkiye’deki tek lisans hakları temsilcisi olan Lisans A.Ş.’nin Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyordu.

İstanbul Teknik Üniversitesi Matematik Mühendisliği bölümü mezunu olan ve Işık Üniversitesi’nde Yönetim Bilişim Sistemleri üzerine yüksek lisans eğitimini tamamlayan Serra Yılmaz; 18 yıllık kariyeri boyunca aralarında Xerox ve Samsung Electronics Türkiye’nin de bulunduğu birçok yerli ve yabancı şirketin satış ve pazarlama faaliyetlerini yönetti.

 

BNK GRUP Hakkında

Faaliyetlerine 2006 yılında İstanbul’da, baskı teknoloji ve çözümleri üreticisi Xerox’un distribütörü olarak başlayan şirket, 2009 yılında Xerox’un satış ve servis alanındaki yetkilerini Marmara Bölgesi’ne taşıdı.

2013 yılında HP’nin geniş format yazıcı ürün ve çözümleri iş ortağı da olan BNK Grup, daha sonra bu iş birliğine HP’nin MPS (Managed Print Services) yazıcıları, İş istasyonları ve PC çözümlerini de dahil etti.

Özellikle baskı çözümleri alanındaki ürün ve hizmet yelpazesini sürekli geliştirmeye odaklanan şirket, 2014 yılında Contex’in geniş format tarayıcılarının Türkiye’deki distribütörlük, satış ve servis yetkilerini alırken; aynı yıl bu alanda tamamlayıcı çözümler sunmak üzere Gera’nın geniş format sonlandırma çözümlerinin de distribütörlük, satış ve servis yetkilerine sahip oldu.

BNK Grup 2019 yılı itibarıyla ise, Personel Yönetim ve Takip Sistemi konusunda (İris Tanıma, Parmak İzi ve Kartlı Geçiş donanım sistemleri ve entegre çözümler) alanlarında ürün ve çözümleriyle dikkat çeken Ergosis’in Türkiye’deki yetkili satış ve servis noktası oldu. Şirket, sunduğu servis kalitesi ve hizmet performansıyla pazarda temsil ettiği markalar tarafından da bugüne kadar çeşitli ödüllere layık bulundu.

 

The post BNK Grup’ta üst düzey atama appeared first on Campaign Türkiye.


Puma Manchester City ile sponsorluk anlaşması yaptı

$
0
0

Alman spor markası Puma Manchester City ile geçtiğimiz aylarda toplamda 650 milyon sterlin değerine ulaşan uzun dönemli bir sponsorluk anlaşması imzaladı. Sözleşme süresi 10 yıl olarak belirlendi.  Birliktelik Temmuz 2019’da başlayacak.

Adidas’ın Manchester United ile yıllık 73 milyon sterlin,  Nike’ın Barcelona ile 132 Milyon Sterlinlik anlaşmaları bulunuyor.

Puma, Nike, Adidas gibi global firmalar her yıl sponsorluk harcamalarına ciddi bütçeler ayırıyor.

The post Puma Manchester City ile sponsorluk anlaşması yaptı appeared first on Campaign Türkiye.

Türkiye İş Bankası yönetim kurulu başkanını belirledi

$
0
0
Türkiye İş Bankası yönetim kurulu başkanını belirledi - camapigntr

Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu, 29 Mart 2019 tarihinde gerçekleşen olağan genel kurul toplantısını takiben 1 Nisan’da yeni başkanını duyurdu.

Ersin Özince’nin yerine seçilen Füsun Tümsavaş, Türkiye İş Bankası’nın ilk kadın yönetim kurulu başkanı unvanını aldı. Yönetim kurulu başkan vekilliğine ise Ertuğrul Bozgedik getirildi.

Füsun Tümsavaş; Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, İktisat ve Maliye Bölümü mezun oldu. Kariyerine Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ankara Şubesi’nde başlayan Tümsavaş, Türkiye İş Bankası Ailesine 1981 yılında I. Krediler Müdürlüğü’nde memur olarak katıldı. Aynı müdürlükte çeşitli görevler üstlendikten sonra 2004 yılında Ticari Krediler Müdürlüğü’ne müdür olarak atanan Tümsavaş, 2008 yılında bankanın yönetim kurulu üyeliğine seçildi.

30 Mayıs 2011’den bu yana Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapan Füsun Tümsavaş, yeni görevinin yanı sıra, Türkiye İş Bankası A.Ş. Mensupları Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Vekili görevini de sürdürecek.

The post Türkiye İş Bankası yönetim kurulu başkanını belirledi appeared first on Campaign Türkiye.

Mother New York Stajyerlerini yaratıcı bir yolla seçiyor

$
0
0

Yaz sezonu stajyer alım zamanı geldi.  Mother New York stajyerlerin neler yaptığını merak ediyor. Geçtiğimiz hafta ajans reklamcılık okullarına bir numune gönderdi. Özgeçmilerine, portföylerine ve çalışma referanslarına ek olarak “numune” kabını da doldurmaları isteniyor.

5 Nisan’a kadar kabı geri göndermeleri gerekiyor. Ayrıca kabın ulaşamayacağı kişiler için de bir web sitesi tasarlanmış. Fikir Sanat yönetmeni Alex Nassour ve metin yazarı Alex Maleski’den çıktı.

Ajans: Mother New York

The post Mother New York Stajyerlerini yaratıcı bir yolla seçiyor appeared first on Campaign Türkiye.

Müşteriyi elinizde tutmaya odaklanın

$
0
0
Müşteriyi elinizde tutmaya odaklanın-campaigntr

Nissan’ın Pazarlama Şefi Nicolas Verneuil: “Hangi tür işletmelerin iyi bir uygulama modeli sunabileceği konusunda tahminler yürütmeyin.” önerisinde bulunuyor.

Bana pazarlamanın neyle ilgili olduğu sorusu sık sık gelir. Benim için  cevap basit: İnsanları anlamak. İnsanlar, yaptığımız her işin kalbinde ve olmalılar da. İşletmemizi ileriye taşıyan tüketicilerdir. Eğer onların ihtiyaçlarına göre hareket almazsak ve onları dinlemezsek geleceğimiz olmaz. 

Benim pozisyonum; farklı mesleklerden, görevlerden ve Avrupa, Kuzey Amerika, Asya’da çeşitli kültürlerden yüzlerce insanla birlikte çalışmayı gerektiriyor. Uluslararası pazarlama alanında 24 yıllık bir işletme okulundan mezun olmanın özlemini duyduğum bir pozisyon oldu.  

Çocukken odamdaki 350Z spor otomobil afişi idolümdü, öğrenciyken Japon mühendislik çözümlerinin çetrefilliliğinden zevk alırdım. İşe başlamamdan uzun süre önceki durumumdan şu anki pozisyonuma gelirken gösterdiğim gelişimimde Nissan’ın etkisi aşikârdı. Dahası markanın, benim uluslararası yetiştirilme tarzımı ve ilgi alanlarımı tamamlayıcı olan global varlığından etkilenmiştim.    

Böyle bir geçmişi olan ve DNA’sında yenilik olan bir markaya katılmak, içimdeki genç pazarlamacının reddedemeyeceği bir fırsattı.

Elektrikli araçlarda, enerji çözümlerinde ve bağlanılabilirlikte anlamlı gelişmeler yoluyla ‘insanları daha iyi bir dünyaya taşıma’ vaadimizi yerine getirerek Nissan’ı ileri taşıma fırsatı, aradan on dört yıl da geçse hoşuma gidiyor. Bu anlam mühendisliğe odaklanarak değil, yeniliklerimizi müşterinin ihtiyaçlarıyla ilişkilendirerek yaratılıyor.

En sevdiğim projelerden biri, bizim “Power your passion” (Tutkunuzu güçlendirin) kampanyası idi. Bu kampanya – ikinci kez kullanılabilen pilleri de içeren – enerji çözümleri çeşitliliğinin, insanların tutkularına tam anlamıyla nasıl güçlendirebileceklerini gösteriyordu.

Dünyayı elektriklendirme girişimi içinde Nissan Enerji Solar panelleriyle temiz enerji yaratmak için güneşin gücünden yararlanmaları ve xStorage ile birlikte depolamaları konusunda yerel topluluklara yardım ettik. Böylece (gece veya gündüz) sevdikleri şeye enerji sağlamak için kullanabildiler.

Londra’da kar amacı gütmeyen bir sinema olan Lexi’ye filmleri yerel halka ucuz ve sürdürülebilir bir şekilde ulaştırmaları için yardım ettik. Black Bay Stüdyo’ya da güneş enerjili kayıtlar yapmaları konusunda el uzattık.

İyi bir pazarlamacı olmak; merak, uyum sağlayabilirlik ve insanları gerçekten önemsemeyi gerektiriyor. Kişisel etkileşimlerin zenginliğinden yararlanmak da önemli; aile, arkadaşlıklar, mezunlar ve profesyonel ağlar… Başka endüstrilerle kıyaslama yapmak kadar bunların da payı var.

Bugüne kadar marka yönetiminde öğrenilen en önemli ve benim de aklımda kalan şeylerden biri John Deere’den geldi: Evet, tarımsal traktör işi.

Traktörler kulağa kuru bir iş yapıyormuş gibi gelebilir, ancak John Deere’in gelir modelindeki öyle değildi. Marka sadakatini merkeze koyan işletme, tüketici ilişkilerinin yaşam boyu değerini (Lifetime Value) anlıyor ve bu da uzun dönemli işletme stratejilerinin yaratılışını etkiliyor.  

Günümüz dünyasında belki pek sık rastlanmasa da; müşteri ilişkileri yönetimi sadece her iyi pazarlamacı için değil, her iyi işletme için çok önemli.

Bu tarımsal traktörden işinden öğrendiğimiz şey ise tamamen elindeki müşteriyi tutmaya odaklanması. Bu iyi kalpli olmak, güçlü marka değerlerine sahip olmak ve müşteri ilişkilerine özen göstermek anlamına gelir. İşletmeler gerçek anlamda müşterilerini dinlemeli, hangi katma değerli hizmetleri tavsiye edebilecekleri ve sunabilecekleri konusunda uygun bir plan yapıp buna göre bir eylemde bulunmalı. İnsanlarınız ve onların ihtiyaçlarıyla ilgilenin; bir sonraki ürün / hizmetiniz ile dikkatlerini çekmekten daha fazlasını yapın.

Pazarlamanın kariyerim boyunca ne gibi değişimler yaşadığı sorusuyla karşılaştığım çok oldu. Cevabım ise değişmediği şeklindeydi. Hızlı değişim çağında olsak da bir altın kural var: İnsanları önceliğiniz haline getirin.

Pazarlamacılar her zaman etnograf olmak zorunda kalmıştır; insanları ve motivasyonlarını, istek ve ihtiyaçlarını önemsemiştir. Aslında bu bizim işletme için aldığımız kararları etkiler. Bunların hepsi bugün değişti; artık yaptığımız her şeyi 10 kat daha hızlı yapıyoruz.        

Yeni teknolojiler yeni olasılıklar sunuyor; bilgiye, veriye ve içgörülere ulaşmayı hızlandırıyor. Fakat neticede teknoloji, içgörü bulmak için bir başka araçtır. Doğru şekilde kullanıldığında teknoloji, insanların ihtiyaçlarını anlamamıza, onlarla bağlantı kurmamıza ve ihtiyaçlarına hizmet etmemize yardımcı olur.

Nissan’ın yeni teknolojileri kullandığını ve benimsediğini söylemekten gurur duyuyorum. Bir sonraki yeniliği, zorlayıcı görevi ve yaratıcı fırsatı sabırsızlıkla bekliyorum.

Nissan Pazarlama Direktörü ve Campaign’in Power 100 üyesi

Nicolas Verneuil

 

 

 

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 86. sayısında yayımlandı.

The post Müşteriyi elinizde tutmaya odaklanın appeared first on Campaign Türkiye.

Autism SOS ile erken teşhisi kolaylaştıracak 3 tanı

$
0
0
Autism SOS ile erken teşhisi kolaylaştıracak 3 tanı - campaigntr

Autism SOS, Ulusal Otizm Derneği ile FCB’s Neon’un 1-2 yaş aralığındaki çocuklarda gözlemlenen otizm belirtilerinin incelenmesi sonucu oluşturuluyor.

CDC verilerine göre ABD‘deki 59 çocuktan birine otizm spektrum bozukluğu tanısı kondu. Fiziksel, konuşma ve davranışsal tedavilerin etkisini en üst düzeye çıkarmak için erken müdahalenin kanıtlanmış olmasına rağmen, birçok ebeveyn ve bakıcı, teşhisin genç yaşta mümkün olduğunu bilmiyor.

Bunu vurgulamak için, Ulusal Otizm Derneği ve bir FCB Sağlık Ağı şirketi olan Neon, Dünya Otizm Bilinci Günü‘nde “Autism SOS”i başlattı.

Kampanya, 12 ay ile 24 ay arasındaki çocuklarda ilk otizm belirtileri için hızlı ve akılda kalıcı bir kısaltma sunuyor. “Autism SOS”, bu erken sinyalleri sınıflandırmasının üç pratik yönünü vurguluyor.

“S” – Sosyallikten kaçınma: Diğer insanlarla ve etraflarındaki dünyayla ilgili güçlük.

“O” – Takıntı ve tekrarlama: Takıntılı, tekrarlayan veya esnek olmayan davranış.

“S” – Konuşma gecikmeleri: Hem sözlü hem de sözsüz olarak iletişim kurma zorluğu.

Ulusal Otizm Derneği Başkanı Wendy Fournier“Otizm belirtileri tür ve ciddiyet bakımından geniş çapta değişiyor. Erken tespit uzun vadeli sonuçları iyileştirmenin anahtarı olarak karşımıza çıkıyor. Autism SOS ile hedefimiz; ebeveynlerin erken uyarı işaretlerini tespit etmelerine yardımcı olmak ve böylece müdahaleyi olabildiğince erken taramak ve başlatmak.” açıklamasında bulundu.

Neon Genel Müdürü Kevin McHale ise kampanya hakkında şunları söyledi: “Kampanya fikri; otizmli bir çocuğu olan ekip üyemizin kişisel deneyiminden ve aynı sorunla karşı karşıya kalan diğer ailelere yardım etme arzusundan yola çıktı. Amacımız bu güçlü mesajı ailelere ve otizmin erken belirtilerini tanımakla mücadele eden kişilere ulaştırmak.”

Girişimi #AutismSOS etiketi ile takip edebilir ve daha fazla bilgi için AutismSOS.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

The post Autism SOS ile erken teşhisi kolaylaştıracak 3 tanı appeared first on Campaign Türkiye.

Viewing all 14689 articles
Browse latest View live